Bu uzun bir yolculuk…

Kaçan balık hep büyük olur. Bursaspor için Muşspor maçı da öyleydi. 43 bin 160 kişi stada gelmiş ve sana hem kendi tarihinin hem de 3.Lig tarihinin seyirci rekorunu, 15 gün sonra yeniden kırdırmış. Türk Futbolunun tribünlerinde seyirci kuraklığı varken sende bu bereket büyük bir nimet! Kıymetini bil. Senin yerinde olmak isteyen 3.Ligde 63, 2.Ligde 36, 1.Ligde 20, Süper Ligde 19 takım var! Herkes tribünlerini gıpta ile izliyor.   TELAFİSİ OLMAYAN HAFTALAR DEĞİL Bu maçta da kazansan bu ligin en ağır abisinin sen olduğun konusunda, sana diş bileyen rakiplerinin dahi kuşkusu olmayacak. 64 takımlı liginde 4’te 4 yapan tek sen olacaksın. Ama tökezledin. Bunu bekleyen rakiplerine motivasyon ve direnç verdin. Şimdi ‘Bursaspor da dokunulmaz değilmiş’ diyecekler. Sana yan bakmaya başlayacaklar! Bu fırsatları kaçırdığımız için, bu tür kayıplar ligi zorlaştıracağı için üzüldüm. Yoksa bu takıma güvenmeye elbette devam ediyorum. Futbolda bu tür sonuçlar var. Henüz telafisi olmayan haftalarda, telafisi olmayan maçlarda değiliz. Onun için enseyi çok karartmadan, daha güçlü bir şekilde yola devam etmeye bakacağız.   BU YOLCULUKTA MUŞSPOR GİBİ ÇOK TAKIM GÖRECEĞİZ Bu yolculuk Süper Lige kadar sürecek uzun ve zorlu bir yolculuk. Bu yolculukta Muşspor gibi çok takım göreceğiz. Futbolu çirkinleştiren kalecileri gibi isimlerden çok izleyeceğiz. İyi tarafından bakalım; bu tür maçlar gerçekleri görmeye de sebep olur. Bursaspor’un elbette gelişmesi gereken yönleri var. ARTILAR-EKSİLER Muşspor maçında artı ve eksileri şöyle sıraladım:

• Kaleci Anıl’a bu kadar güvenmemiz gerektiğini bilmiyordum. Çünkü bu maça kadar bunu görme şansımız olmamıştı. İkinci yarıdaki rakip geçiş hücumlarında az adamla yakalandığımız savunma hattı geçildi ama O geçilmedi.
• Muşspor bu ligin iyi takımlarından, bunu gördük. Ama oyunu çok çirkinleştirdiler. Bursaspor’un en zayıf tarafı onların en güçlü tarafıydı. Savunma kanatlarının üzerine çok iyi geldiler ve Bursaspor defans bloğuna şu ana kadarki en zor maçlarını yaşattılar. Ama hakkını verelim bizim savunma da 360 dakikadır gol yemedi.
• Taha Can Velioğlu ve Mehmet Yiğit savunmanın göbeğinde iyi bir ikili oldular. Sağ bekte Eren Tunalı her geçen hafta beğenimi kazanıyor.
• İzlemekten büyük keyif alacağımızı düşündüğüm ve hep yazıp hep söylediğim Furkan Özyapı ve Yiğitali Bayrak ikilisi bu maçta verimsizdi. Özellikle hücumda, final paslarında ve takımı yönetip, yönlendirmede… Lakin, her iki isim de birkaç pozisyonda çok iyi kademe ve savunma takibi yaptılar. Onlarla ilgili hala çok pozitifim.
• Tecrübeli Musa Çağıran’ın yedeği Barış Dalkıran, bu maçta düştü. Ben Furkan ve Yiğitali de dahil orta alandaki bu düşüşün sebebinin büyük seyirci önünde stres olduğunu düşünüyorum. Panik yapmamayı, bu tür maçları oynaya oynaya öğrenecek ve gelişecekler. Bu stresi ve yükü taşımayı bilecekler.
• Bu takımın en güçlü yanı olan hücum silahları bugün tutukluk yaptı. Çünkü 3 santrfordan üçü de ilk on bir de başlayamadı. Taşlar yerinden oynadı. Mücahit Can Akçay geçen hafta acemice kırmızı kart gördüğü, Tahir sakatlığı nedeniyle kadroda yoktu. Sakat olan Muhammet de ancak tek devrelik hazırmış!.
• Bu durumda Pablo Martin Batalla, Kaptan Ahmet’i santrforda oynattı, Hamza Gür sağ açıkta Kaptanın mevkiinde başladı. Ama bu diziliş çok iyi çalışmadı. Muhammet girince Kaptan Ahmet asıl mevkiine Hamza da sağ beke geçti!
• Kaptan Ahmet İlhan Özek bu haftayı gol atamadan geçti ama saha içinde inanılmaz bir hırsı ve enerjisi var. O’nun varlığı bu açıdan da büyük önem taşıyor. Hakeme gidiyor, rakip oyuncularla konuşuyor, maçta olan her şeye hakim ve anında reaksiyon veriyor.
• Acele etmek, panik yapmak Bursaspor’a yakışmadı. Bu anlarda Muşsporlu oyuncular da (başta kalecileri) da oyunu soğutmak için yerden kalkmadı! Bu atmosferde herkes hemen sonuca gitmek istedikçe sıkıntılar arttı.
• Bursaspor, 60.dakikadan sonra yapması gereken baskıyı ve oyun düzenini 85. dakikadan sonra kurdu.
• Dün akşam futbol şansı da yeşil beyazlı oyuncuların yanında değildi. Olsaydı 90 artı 8 oynanırken bile 3 farklı kazanabilirdi.